Sayın meslektaşlarımız,
TJOD genel kurulu ve TJOD kongresinin bilimsel programının açıklanmasından sonra gelişen olaylar ve bunlarla ilgili görüşümüzü aşağıda bilgilerinize sunarız.
TJOD kongresine mevcut yönetime muhalif akademisyenlerin davet edilmediği, Türkiye Maternal Fetal Tıp Derneği Başkanının TJOD İstanbul şubesinin bölünmesine karşı çıkması – “TSRM Başkanının ise TJOD genel kurulunda yaşanan olaylardan sonra oylamaya katılmaması nedenleriyle TJOD kongresine katkılarının “engellendiği” ve bu yönde Yönetim Kurulu kararı alındığı bizzat TJOD başkanı tarafından açıkça ifade edilmiştir. ”
TJOD’nin mevcut yönetiminin kongre bilimsel programını yaparken katılımcıların faydasını amaç edinmek yerine kendi seçim politikalarını ve kişisel duygularını ön planda tutarak keyfi davrandıkları aşikardır.
Her kongrede aynı meslektaşların deneyimlerini paylaşmasını beklemek gerçekçi olmadığı gibi doğru da değildir. Değişik meslektaşlarımıza paylaşım olanağı vererek katılımcıların farklı perspektifleri görmesini, bunun yanında yeni kuşaklara görev vererek deneyim edinmelerini ve onların enerjisini paylaşmayı hedeflemek doğru amaçlardır. Bu amaçlara dernek üyelerinin huzurunu bozmadan, tartışma sebebi haline getirmeden, ne görev verileni ne görev verilmeyeni sıkıntıya düşürmeden ulaşılabileceği TSRM kongre ve bölgesel toplantılarında görülmektedir.
Ancak, hem klinik hem akademik anlamda deneyim sahibi fikir liderlerini, akademik hiç bir gerekçe olmadan ve keyfi olarak tamamen dışlayıp onlardan değişik kapasitelerde yararlanmayarak kendilerince gelecek seçimlerde avantaj edinmeye çalışmaları ve yine kendilerince bu kişileri “cezalandırdıklarını” sanmaları yanlıştır. Bizce bu davranışlarıyla hem kendilerine, hem derneğin yerleşik geleneklerine ve tüzel kişiliğine, hem kongreye bilgi edinmek için gelen üyelerine, hem de önlerini açmaya çalıştıklarını iddia ettikleri genç meslektaşlarımıza iyilik yapmamaktadırlar.
Türkiye’nin her köşesinde yapmakta olduğumuz interaktif TSRM toplantılarında mutlulukla gördüğümüz gibi her meslektaşımızın paylaşmaya değer bilgisi ve deneyimi vardır. Şüphesiz ki TJOD’nin kongresine davet edilen her bir konuşmacı da dinleyicilere katkıda bulunacaktır. Ama eminiz ki önü açıldığı iddia edilen gençler, “cezalandırılan” deneyimli meslektaşlarıyla aynı oturumlarda olmayı ve tartışmalara katkıda bulunabileceği ortamları paylaşmayı tercih ederlerdi.
Bu vesileyle, maalesef TJOD’nin mevcut yönetiminin Dernek üyelerinin faydası ve arzusu doğrultusunda hareket etmektense, kendi politik ve şahsi keyfiyetleriyle hareket ettiklerini bir kez daha gözlemiş oluyoruz.
Dernek yöneticiliğinin, üyelerinin faydasını kendi emellerinin üzerinde tutarak birlik ve beraberliği sağlamak, üyelerine ve genç meslektaşlarına rol modeli olmak anlamına geldiğini TJOD yönetimine hatırlatmak isteriz.
Prof. Dr. Gürkan Uncu
TSRM YK Başkanı